Make oldukça eski bir derleme sistemi. Sistemin ana amaçlarından biri, büyük bir projede sadece değişiklik olmuş dosyaların derlenmesi ve bu şekilde derleme zamanının azalması.
Make, derleme işleminin hangi adımlardan oluşacağını belirlemek için bir çeşit bağımlılık sistemi kullanıyor. Programcı Makefile denen dosya içinde hangi çıktılar için hangi girdilerin gerektiğini, ve bu girdileri istenilen çıktıya dönüştürmek için hangi komutların çalıştırılması gerektiğini listeliyor.
Şahsi görüşüme göre, küçük projeler için faydalı olsa da, büyük projeler için Makefile yazmak uzmanlık isteyen zor bir iş ve pek çok püf noktası var. Hele bir de Autotools var ki işleri iyice karmaşıklaştırıyor. Autotools hesapta otomatik olarak Makefile oluşturmak için tasarlanmış (oluşturduğu Makefile'ların uzunluğu genelde 10k+ satır mertebesinde oluyor) ama kendisi başlı başına bir dert bence. Autotools genel olarak resmi GNU yazılımlarında kullanılıyor ve oldukça alışık olduğumuz ./configure betiğinin çalıştırılması ile başlayan kaynak koddan kurulum işlemi aslında Autotools'un bir ürünü.
Bence CMake gibi daha rahat kullanılan derleme sistemleri ile çalışmak daha mantıklı. Ayrıca, eğer ileride ROS (Robot Operating System) ile çalışılması gerekirse CMake'e aşinalık ROS'un kendi derleme sistemini öğrenirken de kolaylık sağlayacaktır (kendi sistemlerini CMake'ten türetmişler sanırım, ya da betikleri benzer).